İstanbul Sanayi Odası’nın bölgemiz genelinde yayına sürdüğü İstanbul Sanayi Odası Dergisi’nin 599’uncu sayısında Silivri Sanayici ve İşadamları Derneği (SİAD) Başkanı Hakan Kocabaş ile Silivri konuşuldu. ‘Ticaretin Parlayan Yıldızı Silivri’ başlığı altında ilçemizin ekonomik durumu ve sosyo-kültürel tarihi hakkında bilgilendirmeler yapan İstanbul Sanayi Odası Dergisi, aynı zamanda Silivri sanayisine geniş yer verirken; Kocabaş’a ilçemizin ticaretteki durumu hakkında sorular yönetildi.
İstanbul Sanayi Odası Dergisi’nin Silivri hakkındaki haberi şu şekilde:
Ticaretin Parlayan Yıldızı Silivri
İstanbul’un en eski yazlık bölgelerinden biri olan Türkiye'nin büyük ticaret ve sanayi merkezlerinin girişinde yer almasıyla dikkat çekiyor. 4 bin 317 işvereni ve 426 sanayiciyle ekonomiye katkı sunan Silivri için ticaretin parlayan yıldızı değerlendirmesi yapılıyor.
Antik çağdan günümüze değinen önemli ticaret yollarının üzerinde yer alan Silivri Kanal İstanbul ve 3. Boğaz Köprüsü projeleriyle bir dönemin en çok konuşulan bölgesiydi. Projelerin şimdilik rafa kaldırıldığı düşünülse de, Silivri için İstanbul’un önemli bir beldesi olarak gelişimini son yıllarda arttırdığını söyleye biliriz. Nüfustaki artış emlak alım satımlarındaki değişim, ticaret merkezlerinin çoğalması gibi etkenlerin hepsi, Silivri’nin ne ölçüde büyüdüğünü gösteriyor.
İstanbul’un en eski yazlık bölgelerinden biri olan Silivri’nin yazın artan nüfusuna rağmen eskiye nazaran önemli ölçüde ekonomiye katkısı olduğu yanında dünyanın en uzun surlarından biri olan Anastasya surlarının ilçede olması bile Silivri iç turizminin canlanmasını sağlayamamış… Ayrıca Ortodoksların son Azizi Nektarius’un doğduğu evin Silivri’ye tarihi miras bırakmış olması da pek çok kişi tarafından bilinmiyor. İlçenin önde gelenleri zamanla bu tarihi mirasların bilinmesi ve uzun sahilleri sayesinde iç turizminin canlanacağını ümit ediyor.
Silivri Belediyesi Başkanı Özcan Işıklar’ın bu konuda önemli çalışmaları bulunuyor. Tarihi eserleriyle turist çekmeyi hedefleyen Silivri, yine yazlıkçılarıyla birlikte turizmini hareketlendirmek istiyor. Turistin olduğu yerde hareketin olduğu da bir gerçek. Özellikle hizmet sektörü bu faaliyetlerden payını alıyor. Önümüzdeki yıllarda yapılan tüm bu çalışmaların Türkiye ekonomisine katkısı olacağı düşünülüyor.
Yeni projeler bölgeyi cazip kılıyor
Kara yollarının üzerinde yer alan Silivri, Türkiye’nin en büyük ticaret ve sanayi merkezlerinin girişinde olmasıyla dikkat çekiyor. D-100 ve E-80 kara yollarının yanında, üçüncü köprü bağlantısı ve Çanakkale otoyolu projelerinin de ilçeden geçeceği beklentisi, bölgeyi cazip kılıyor.
Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği’ne (Silivri SİAD) ait 73 ihracatçı üye 2014 yılında toplam 828 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Ancak 2015 yılı 10 aylık rakamlarına baktığımızda ise 469 milyon ihracat görüyoruz. Silivri SİAD yetkilileri 2015 yılını 540 milyon dolar ihracatla kapacaklarını söylese de bu büyük düşüşten oldukça muzdarip.
Ulaşım en çok halk otobüsleriyle yapılıyor
Demir yolu ve deniz yolu ulaşımından yeterince faydalanamayan Silivri, gelecekte bu üstünlerinden yaranabilmeyi hedefliyor. Sirkeci-Çerkezköy demir yolu hattı üzerinde Silivri’nin Kurfallı, Çayırdere ve Küçük Sinekli köylerinde bulunan üç istasyonu bulunuyor. İlçeye toplu ulaşım daha çok Özel Halk Otobüsleri ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) sarı otobüsleriyle gerçekleştiriliyor. İBB’nin önümüzdeki günlerde sarı otobüs seferlerini arttırması bekleniyor.
Silivri’ye daha önce İDO ile deneme seferleri gerçekleşmiş ancak bu konuda başarı sağlanamamıştı. Bu yolunda önümüzdeki günlerde gündeme geleceği tahmin ediliyor. Tüm bu planlamaların içinde hızlı tren seferleri de var. Hızlı toplu taşımacılığın Silivri’ye gelmesi bölge ekonomisi için önem taşıyor.
Silivri SİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocabaş :
“Daha güzel bir Silivri için el birliğiyle çalışıyoruz"
İstanbul'un en eski ilçelerinden biri olan Silivri, belediyesi, kamu kuruluşları ve sivil toplum örgütleri tarafından özenle yönetiliyor. Daha güzel bir Silivri ve daha gelişmiş bir sanayi için el birliği ile çalışmalarını yürüten Silivri SİAD yönetimi, her platformda bölgenin refahı için boy gösteriyor. Silivri SİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocabaş, “Bölgenin sorunlarını sahiplenip, sorunlara çözüm yolları üretiyoruz” diyor.
Daha güzel bir Silivri için 1978 yılından beri faaliyetlerini sürdüren sivil toplum örgütü Silivri Sanayici ve İşadamları Derneği (SİAD), yaklaşık 140 üyesi ile bölgenin refahı ve gelişimi için aralıksız çalışmalarını sürdürüyor. 2013 yılında Silivri SİAD Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirilen Hakan Kocabaş, göreve geldiği ilk günden beri halkın içinde olmayı sevdiğini söylüyor. Adını “Çayın Yanında Simit” verdikleri “Salı Günü Kahvaltılı Toplantıları’nı başlatan Hakan Kocabaş ile Silivri’yi konuştuk.
İstanbul’un gözde merkezlerinden biri olan Silivri’nin yarattığı ekosistem hakkında bilgi verir misiniz?
Silivri’de aşağı yukarı 4 bin 300 işveren bulunuyor. Bunlardan 426’sı Türk sanayisine hizmet veriyor. İmalat sanayisindeki dağılıma baktığımız zaman ise yüzde 61’i fabrikalar, yüzde 23’ü atölyeler, yüzde 11’i imalathaneler ve yüzde +’ünün de depo olarak kayıt altında olduğu görülüyor. Yine imalat sanayisinin sektörel olarak dağılımına bakıldığında da yüzde 27’sinin metal ve makine sanayi, yüzde 15’inin kimya sanayi, yüzde 12’sinin mobilya, yüzde 10’unun gıda, bir diğer yüzde 10’unun tekstil ve yüzde 6’şarının da plastik ve inşaat olarak ayrıldığı izleniyor.
Bölgenin istihdam yapısı hakkında ne söylenebilir?
Bölgemizde 43 bin 484 kişi 4A SGK’lı, 19 bin 282 kişi ise 4B Bağkur’lu olarak çalışıyor. Sanayisinin yoğun olarak bulunduğu Silivri’de ayrı tarım ve hizmet sektörü de deniş bir yer tutuyor. Açıkçası bu dağılımı doğru bulup, arkasında da yer alıyoruz. Çünkü bölgelerin sadece bir sektörde değil, ana sektörleri de içinde barındıran bir dağılımla büyümesi gerektiğine inanıyoruz.
Silivri’de faaliyet gösteren üyelerinizin dış ticareti hakkında bilgi verir misiniz?
Bölgemizde faaliyet gösteren ihracatçı 73 üyemiz, 2014 yılında toplam 828 milyon 345 bin 896 dolar ihracat yaptı. 1 Ocak 2015 - 15 Kasım 2015 tarihleri arasında yaptıkları ihracat ise maalesef 469 milyon 614 bin 712 dolar oldu. 2015 yılı ihracat rakamımızın yaklaşık 540 milyon doları bulacağını tahmin ediyoruz.
İhracattaki yüksek düşüşün sebebini neye bağlıyorsunuz?
Ekonomik anlamda pek çok olumsuzluklar yaşadığımız bir gerçek. İçerideki belirsizlikler, Karadeniz’in, kuzeyi, Rusya, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve özellikle sınırımızdaki olumsuz jeopolitik risklerin bütünü ülkemizi etkileyen sebepler oldu. 20 çeyrek üst üste büyümüş olan ekonomimiz bundan sonra da büyümeye devam edecek güçte. Buna da yürükten inanıyorum
İstanbul-Silivri hattında ulaşım nasıl sağlanıyor?
Önemli kara yollarının üzerinde yer alan Silivri, ayrıca Türkiye’nin en büyük ticaret ve sanayi merkezlerinin girişinde olması sebebiyle de avantaj sağlanıyor. D-100 ve E-80 kara yollarının kara yollarının yanında, üçüncü köprü bağlantısı ve Çanakkale otoyolu projelerinin de ilçemizden geçmesi bekleniyor. Demir yolu ve deniz yolu ulaşımından yeterince faydalanamayan Silivri, gelecekte bu üstünlüklerinden de yararlanabilecek özelliklere sahip. Bugün toplu ulaşım daha çok Özel Halk Otobüsü ve İBB’nin sarı otobüsleriyle gerçekleşiyor. İBB’nin önümüzdeki günlerde sarı otobüs seferlerini artıracağı konusunda duyumlar alıyoruz.
Peki, hızlı tren konusunda ne düşünüyorsunuz?
Hızlı tren seferleri, planlamaların içinde yer alıyor. Hızlı tren projesi belki de Kartal istikametine olmayıp Silivri’ye gerçekleştirilmiş olsaydı trafik yoğunlukları bakımından bugün daha isabetli bir karar verilmiş olurdu. Tabii her şey kısmet… Ancak, hızlı toplu taşımacılığın Silivri’ye gelmesi önem arz ediyor.
Bize biraz da Silivri SİAD’ı tanıtır mısınız?
Hızla gelişen ve değişen dünyada gelişmiş bir Silivri oluşturabilmek için bilgi ve teknolojiyi edinmek, geliştirmek ve paylaşmak gerekiyor. Gelişmiş bir Silivri daha ileri bir Türkiye, bireysel, kurumsal, sektörel ve toplumsal gelişim ve girişim ile sağlanabilir. Bu bilinçle kurulan Silivri SAD, 1978 yılında Silivri Sanayiciler Birliği adı altında ilk faaliyetlerine başladı. Bu birlik 1994 yılına kadar faaliyet ve çalışmalarını düzenli ve aktif bir şekilde sürerek bölge sanayisinin gelişmesine önemli bir katkı sağladı. 1994 yılında birliği oluşturan sanayiciler yeni bir oluşum ve planlama arayışına girerek, yılın ikinci yarısında Silivri İlçe sınırları içinde faaliyet gösteren sekiz sanayici ve 12 iş adamının katılımıyla Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği’ni kısa ve yaygın adıyla Silivri SİAD’ı kurdular.
Silivri SİAD Başkanı olarak ilk projenizi anlatır mısınız?
Dernek Başkanı seçilmemin ardından ilk olarak adını “Çayın Yanında Simit” koyduğumuz “Salı Günü Kahvaltılı Toplantıları’nı başlattım. Burada amaç hem toplantılarımıza çok fazla katılamayan üyeleri bir çay içme zamanı kadar da olsa derneğe çekmek hem de hiçbir gündeme ihtiyaç duymadan da çeşitli gündemler açabilmekti.
Peki bu konuda başarılı olabildiniz mi?
Evet, olduk. Bir çok proje ürettik ve pek çok konuda önemli bir çok bilgilendirme yaptık. Bu toplantılara da hala devam ediyoruz. Dernek olarak üyelerimizin bir takım tedarikçilerimizle anlaşma yaptık. Bu anlaşmaları daha da iyi şartlara getirmek için sürekli konular üzerinde çalışmalar, toplantılar yapıyoruz.
İSO ile aranızdaki bağdan söz eder misiniz?
Sosyal sorumluluk projelerimiz oldu, oluyor. Devlerimizin büyük bir devlet her tarafa yardım elini uzatıyor. Ama bazen eksik kalabildiği yerlerde oluyor. Orada da bizlerin devreye girmesi gerekiyor. Bu kapsamda İSO Vakfı’na dernek olarak bir proje sunduk. Bu konuda en önemli paydaşımız Milli Eğitim İlçe Müdürlüğü, Silivri Belediyesi ve Büyük Şehir Belediyesi oldu. İSO Vakfı’na sunduğumuz proje engelli insanlara iş imkanı sağlayacak. 10 dönüm arazi üzerinde kurulacak olan okul binasında hem eğitim hem de üretim yapılacak. Bu konuda da belki 1-1,5 yıl kadar İSOV’un maddi manevi katsı olacak. Sonraki dönemde de kendini çevirecek ekonomik bir düzeni oluşacak diye düşünüyorum.
Haber : Batuhan Güçlü
YORUMLAR