KASABA GAZETESİ / SİLİVRİDEN.COM ÖZEL

18 yıl boyunca Silivri Piri Mehmet Paşa Mahallesi’ne muhtarlık hizmeti veren Adnan Ateş’in, görevini devrettiği oğlu Serhat Ateş, KASABA'ya özel konuşarak mahalleyi anlattı. "Fatih Mahallesi'nden sonra Silivri'nin en eski 2'nci yerleşim yeri" diyen muhtar Ateş, ilçe ekonomisinin Piri Mehmet Paşa'da döndüğünü ifade ederek öneminin altını çizdi.

18 yıl boyunca Piri Mehmet Paşa Mahallesi’ne muhtarlık hizmeti veren Adnan Ateş’in, 2014 muhtarlık seçimlerinde görevini devrettiği oğlu Serhat Ateş, babasından aldığı makamı layıkıyla yerine getiriyor. Piri Mehmet Paşa Muhtarlığına yeni seçilmesine rağmen güler yüzlülüğü ve içtenliğiyle vatandaşlar tarafından en beğenilen mahalle muhtarları olarak kabul ediliyor. Geçtiğimiz yıl gerçekleşen yerel seçimlerde açık ara farkla rakiplerini geride bırakarak babasının görevini devam ettirmeye çalışan Ateş, Piri Mehmet Paşa Mahallesi'nin tarihi gelişimi konusundaki bilgilerini KASABA aracılığı ile Silivrililerle paylaştı. İlçenin ekonomisinin de bu mahallede döndüğünü belirten Ateş, Silivrililerin ilk olarak Fatih Mahallesi'ne yerleştiğini, ardından balıkçılıkla uğraşan insanların mesleklerini sürdürebilmeleri adına kıyı bölgelere indiğini söyledi ve böylelikle ikinci yerleşimin Piri Mehmet Paşa olduğunu anlattı. Mahalle, ismini Yavuz Sultan Selim'in son, Kanuni Sultan Süleyman'ın ilk sadrazamı olan Piri Mehmet Paşa'nın yaptırdığı camiden almaktadır.

"BABAM MUHTARLIĞI BIRAKMASIN DİYE DİRETTİM"

Konuya ilk olarak, "onursal muhtar" olarak gördüğü babası Adnan Ateş’i anlatarak başlayan Piri Mehmet Paşa Muhtarı Serhat Ateş, aday olmadan önce babasının neden muhtarlık hizmetini bıraktığını açıkladı ve şu şekilde konuştu: “Babam 18 yıl Piri Mehmet Paşa Mahallesinde muhtarlık yaptı. İlk seçimde 8 tane muhtar adayı vardı. Babam aday olduğunu açıklayınca adayların hepsi geri çekildi. Şuanda babam 68 yaşında. Ondan önce de zaten 25 sene belediyede yazı işleri müdürü olarak çalışmıştı. Aynı zamanda nikah memurluğu da yapmıştı. Bir çok kişinin nikahını da babam kıymıştır yani Silivri'de. Annem 3 sene önce vefat etmişti, ondan sonra babam da muhtarlık konusunu tekrar düşünmeye başladı. Dedi ki, 'Ben bırakacağım, artık yapmayacağım.' Bırakmasın diye direttim ama nafile. Bu sefer adaylar çıktı babam bırakacağım deyince.”

"EMEKLİ OLDUKTAN SONRA MUHTAR OLACAKTIM"

"Bana gelenlerde oldu, 'baban muhtarlığı bırakacakmış sen neden aday olmuyorsun' şeklinde. Ama ben kendime biraz daha zaman istiyordum. Emekli olmuş olsam ben neyse. Şuanda emekli değilim. Muhtarlığın pek geliri yok. 800 küsur maaş alıyoruz. Bağ-Kurlu olduğum için de aldığım para mecburen oraya gidiyor. Yani benim niyetim emeklilik zamanımda muhtar olmaktı. Babam diyordu zaten ' Gel seni aday yapalım' diye ama 'İstemem' derdim. Ama sonradan mecburen aday oldum. Hatta ben aday olduğum da 2 tane daha aday vardı. Onlarda sonradan beni Adnan Ateş'in oğlu olduğumu öğrenince biz aday olmayalım dediler ama oldular. Seçimleri kazandık. Bizi bu göreve layık gören değerli mahalle sakinlerimize teşekkür ederim.”

"MUHTARLARIN GELİR DURUMU MAHALLENİN YOĞUNLUĞUNA BAĞLI"

 “Muhtarların gelir durumu, mahallenin yoğunluğuna bağlı. Mesela bizim mahallede ortalama 13-14 bin kişi var. Örnek veriyorum Yavuz Abi'nin (Alçi'nin) mahallesinde 27 bin kişi var. Evrak işlemleriyle ilgili muhtara işi düşen kişi sayısına baktığımızda arada büyük fark var. 1 ikametgah çıkarmak muhtarlıktan 6,5 TL ama ikametgahı nüfus müdürlüğü veriyor şuanda. Sıra beklemeyen insanlar genellikle geliyor muhtarlığa. Mesleğim balıkçılık benim. Mesai saatinden sonra işime bakıyorum.

"SİLİVRİ BELEDİYESİ HER KONUDA YANIMIZDA"

Biz Ateş ailesi olarak 5'inci dönemimizdeyiz. Belediyenin geçmiş dönemden şimdiki döneme muhtarlar için yapmış olduğu en büyük hizmet, ofis ve giderler için para vermiyoruz. Tüm muhtarlık ofisleri belediyeye ait. Babam yıllarca ofis için kira ödüyordu, elektrik, su, internette dahil tabi hepsi belediyeye ait... Belediye birçok konuda yanımızda."

SİLİVRİ'NİN EN ESKİ 2'NCİ MAHALLESİYİZ

“Piri Mehmet Paşa Mahallesi, Silivri'nin en eski 2'nci mahallesidir. 1'incisi Fatih Mahallesi. Savaşların sona ermesiyle birlikte Silivri halkı, Kale'nin içerisine yerleşiyor. İlk başta Kale dediğimiz yer, zaten Fatih Mahallesi'nin duvarlarıyla çevrili. Evler ve nüfus azdı tabi. O zamanlar, Kale'nin içinde yaşayıp denizcilikle uğraşan insanlar da varmış. Yani şuanda balıkçılık yapanların büyük dedeleri balıkçıymış derler. Kale'de oturup ama işleri deniz kenarında olduğu için aşağıya inerlermiş hep. Ondan sonra yavaş yavaş büyüyor. Kıyı bölgelerine taşınmışlar, ticaret yapmışlar.”

MAHALLEMİZ İSMİNİ CAMİİNDEN ALDI

“Piri Mehmet Paşa Mahallesi'nin ismi Piri Mehmet Paşa Camiisi'nin adından geliyor. Yani önceden bu bölge cami ve külliyeden anılırdı. Mimarsinan Mahallesi de aynı şekilde, Mimar Sinan Köprüsü'nden alıyor ismini. Piri Mehmet Paşa Mahallesi, benim muhtarlık ofisimden emniyet müdürlüğünün arkasına, oradan da Boğluca Deresi ve balıkçılar bölgesine kadar uzanıyor. Piri Mehmet Paşa,  aynı zamanda Silivri'nin en düz mahallesi. Mahallemde aşağı yukarı 13-14 bin kişi oturuyor. Seçmen sayısı 6-7 bin arası değişiyor.

"BENCE SİLİVRİ DENİLİNCE AKLA İLK BALIK GELİR"

Silivri artık balığıyla tanınıyor. Şimdi sor dışarıdan birisine "Biz Silivri'ye gittik balık yedik, festivale gittik" der örneğin. Edirne denilince ne geliyor aklına? Ciğer geliyor direkt. Silivri denilince de şuanda insanların aklına balık geliyor. Bunun reklamı yapıldı yani iyi oldu. Silivri'ye gelip yoğurt yiyenler çok nadir. Ama kalkıp Edirne'den ya da İstanbul'dan balık yemeye gelenler var.

"BOĞLUCA DERESİ MAHALLENİN EN BÜYÜK SORUNU"

Piri Mehmet Paşa Mahallesinin en büyük sorunu Boğluca Deresi. Bu dere bizim mahalleyi ikiye bölüyor. Yani bölüyor derken, Boğluca Deresi mahallenin ortasından geçiyor. Ortasından geçmesiyle birlikte, ıslah edilseydi sorun teşkil etmezdi. Ama hem ıslah edilmedi, hem de bazı köprülerin kapalı olması sorun haline dönüştürdü. Koku yüzünden de sürekli bana şikayete geliyorlar. İşte; 'bu dere sorunu ne zaman çözülecek kokuyor!' diyorlar sürekli. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde Muhtarlar Hizmet Bölümü var. Mahallede bir şey olduğu zaman sürekli irtibat halindeyiz. Mahalleye ilaçlama dahi lazım olduğu zaman orayı arıyorum, geliyorlar. Yaz aylarında da sürekli ilaçlıyorlar ama extra durum olduğu zaman yine gelebiliyorlar. Aynı zamanda bizim belediyemizin de ilaçlama aracı var, onlarda geliyor. Büyükşehir alanındaki sorunları onlara iletiyorum, belediyemiz hizmet alanındaki sorunları da belediyeye. Boğluca en büyük sorunumuz.  

SÜRÜCÜ KURSLARI PARK ETMEYİ İYİ ÖĞRETMELİ

Sıkıntılarımız tek bu kadarla sınırlı değil. Otoparkla ilgili büyük sıkıntılarımız var. Park yeri bulamadığı için insanlar araçlarını kaldırımlara bırakıyor. Bu sefer de yaya geçemiyor. Çocukların, ailelerin yürüyüş alanı olan kaldırımlara araç park ediliyor. En hassas olduğum konu zaten bu. Benim de kendi arabam var şoförüm ama park etmiyorum. Sürücü kurslarında kaldırıma park etmenin ayıp olduğu iyi öğretilmeli.

BÜTÜN SORUNLARA BİZ KÖPRÜ OLUYORUZ

Her türlü soruna biz köprü oluyoruz. Örneğin, mahallede sokak lambası yanmıyor, vatandaş beni arıyor! Ben de tanıdığım Bedaş yetkililerine durumu arz edip kendilerini oraya yönlendiriyorum. Aynı zamanda İSKİ yetkilileriyle de aynı şekilde irtibat içindeyiz. Nerede bir sorun varsa oraya gidip İSKİ yetkililerine fotoğrafını gönderiyorum. Ama 2 gün veya 3 gün sonra illaki yapıyorlar.

MUHTARLAR VATANDAŞLAR İÇİN HER ŞEYDİR

Önceden muhtarlar vatandaşlar için her şeydi. Örneğin, eskiden ev hanımları muhtarı ararmış, ‘Muhtar kocam eve gelmedi. Neredeydi acaba?’ diye sorarmış. ‘Saat gecenin kaçı oldu çocuk hala eve gelmedi’ şeklinde yine haber almak isterlermiş. Muhtarlarla ilgili espriyi herkes yapar 'Ben nerden bileyim muhtar mıyım' derler. Bu iş öyle bir şey. Ama eskide kaldı artık.  

"ESKİ YOĞURT HANE BİNALARI ÇOK GÜZEL OLDU"

Şuanda Silivri Belediyesi'nin Piri Mehmet Paşa Mahallesi içerisinde yaptırmış olduğu eski yoğurt hane evleri gerçekten çok güzel oldu. Silivri’miz için boş duracağına en azından o alan değerlendirilmiş oldu. Nikah ve fuaye salonunda sergiler oluyor, toplantılar oluyor, başkanımız zaten o bölgeye 'Kültür Sokağı' adını verdi. 3 tane olacak. Yapılırsa eğer daha da güzel görünüme kavuşacak o sokak."