Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, bugün basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıya Işıklar’ın yanı sıra Belediye Başkan Yardımcıları Hasan Solak ve Emine Tarin de katıldı. İlçe gündemini meşgul eden ‘belediyeden 3 işçinin çıkartılması’ ile ilgili açıklama yapan Işıklar, “Yıllık mesai saati 270’dir ama işten çıkarttıklarımızın bin saat mesai yapmış. Uyarmamıza rağmen bir sonuç alamadık. Tazminatlarını da vererek iş akdini fes ettik” dedi.

Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizen Işıklar, “Dün itibari ile belediyenin kapısının önünde bir çalışma yaşamı içerisinde grev var. Bunlar sık sık yaşanıyor.

Önemli olan doğru ve haklı sürecin yerinde uygulanıp uygulanmadığını kamuoyu vicdani açısından anlatmak bizim görevimiz. Altı yıldır bunu çok özenle takip ettiğimizi ifade etmek istiyorum. Geçen yıl sendika sözleşmesini imzalarken İstanbul’da sanıyorum ya birinci ya da ikinciyiz. Sendika sözleşmemizi yüzde 31 zamla iki yıllık imzalamıştık. Bu oran Türkiye ortalamasının bile üstündeydi” dedi.

‘AZA ÇOK, ÇOKA AZ VERDİK’

Beldelerden merkeze gelen çalışanların zam oranının düşük olduğunu vurgulayan Işıklar, “Silivri merkezde olanların bazıları sendikasızdı. Yevmiyesini ve yılını dikkate alarak aza daha çok, daha yüksek olana daha az bir merdiven sisteminde sendika sözleşmesi yapmıştık.

Biz aramızda sözleşme yapıyoruz ama çalışma ve Çalışma Bakanlığı’nın çıkardığı iş yasaları bizim için bağlayıcı. Yaptığımız toplu sözleşmeler de bunları aykırılık taşıyamaz. Örneğin 4857 sayılı iş kanunun 41 ve 63’üncü maddelerine göre yıllık 270 saati mesai aşamıyorsunuz.

Yasa diyor ki, 270 saati yıl toplamında aşamazsın” şeklinde konuştu.

‘ÇALIŞMA SAATLERİNİ İNDİRDİK’

Toplu sözleşmelerde çalışma saatlerinin 45’ten 40’a indirdiklerini, günde 8 saat çalışma yapıldığını ve mesai saatini de beş saat olarak belirlediklerini söyleyen Işıklar, “Kanuna göre siz çalışanınıza üç saatten fazla mesai yaptıramazsınız. Şimdi bütün bunlar ortada biz bunları da dikkate alarak, belediyelerimizde şöyle bir çalışma sistemi ve personel rejimi var.

Bir tane kadrolu işçi var, bunların sendikal hakları var. Bakanlığın karşılık gösterdiği kadrolar.  Mevsimlik işçiler, taşeron işçisi var, memur var, sözleşmeli olan memur var, memuriyet kazanmış ve kazanamamış sözleşmeliler var. Yedi farklı statüde çalışan var. Bu ne anlama geliyor. Bir memur 2 bin TL maaş alıyor. Taşeronda çalışan bin 800 TL maaş alıyor. Sendikalı kadrolu şoför 6 bin 200 TL alıyor. Üçü de aynı işi yapıyor, bu devletin çıkardığı bir rejim. Aslında eşitliği sağlamak gerekiyor” dedi.

Işıklar açıklamasına şu şekilde devam etti;

‘39 İLÇE DE KAÇ TANE VAR?’

Bizde asgari ücretle çalışan taşeron işçisi yok. Bilmiyorum İstanbul’da 39 ilçede kaç tane var ama biz normalde asgari ücret 980 TL, biz de yüzde atmış fazlasıyla işe başlatılıyor. Eğer bu kalifiye ise operatör şoför yüzde yüz 50. Taşeronu iş yaparken asgari ücretle başlamadan yüzde 60 şart koşuyoruz. Biz o kadar bedeli ödüyoruz, işçisine ödediğini de takip ediyoruz. Biz bunu adaleti sağlamak için yapıyoruz.

‘AYLIK MAAŞLARI 15 BİN’İ BULUYOR’

İşine son verdiğimiz bu iki arkadaşımızın Ağustos Eylül dönemi 4 bin 408 mesaisiz. Mart ve Nisan dönemi 6 bin 219 mesaisiz. Nisan ve Mayıs 6 bin 150. Mayıs Haziran 6 bin 237. Şimdi bunlar bir aylık maaş. Biz senede dört ikramiye iki tam dört yarım veriyoruz. Sendikaya göre; sosyal hakları, eğitim, kira, yakacak yardımı ve diğer sosyal haklarla beraber ortalama 20 maaş yapıyor. Bu arkadaşlarımız da mesailer 15 kişi üstünde dönüyor. Bu arkadaşın yaptığı mesai bin 178 saat. Öbür arkadaşımızın yaptığı bin 042 saat. Kendi kendini ihbar etmesi lazım. 4 bin 870 TL fazla çalışma bedeli ödemek zorunda kalıyoruz biz bu on beş kişiye.

Dedim ki Cumartesi ve Pazar mesaileri kaldırıyoruz. Çalışırsa hafta içi izin veririz ama sendika sözleşmesine göre bu çok mümkün olmuyor. Ben de talimat verdim orada çalışan bütün şoförlere sırayla verin, ayda bir tane düşsün ama eşitlik ve adalet olsun. Herkes gitsin mesai harcasın.

‘DIŞARIDAN DAHA UYGUN’

Yıllık 270 saatten fazla mesai harcatamayacağımıza göre, Cumartesi ve Pazar gününki işleri dışarıdan araba, yakıt ve şoför kiralama işine gittik. Yıllık 134 bin TL ihaleye çıkarttık 12 ay.

Ben üç kişiye, 12 ayda 430 bin TL fazla mesai ödemişim. Cumartesi ve Pazarda çalıştırırken bunu ihaleli 134 Bin’e hallediyoruz. Kullanılmaya da bilir. Gitmezse 134’te tutmayacak. 90 bin TL’ye de bitebilir. İmar Müdürlüğü’nde aynı odada beş işçi var, aynı iş yapıyorlar farklı ücret alıyorlar. Mesaisiz bu arkadaşların ücretleri 5 bin civarında. Yasal süreyi aşıp bunlara mesai eklersek, ücretleri iki katını geçecek. Biz de hafta sonu böyle bir uygulama başlatınca isyan aşamasına geldik.

‘BEN ADALETE BAKIYORUM’

Ben 3 bin-4 bin TL şoför maaş almasına, hak ettiği maaşı almasına asla karşı değilim. Çalışma barışını bozarsanız, o işyerinde ne disiplin kalır ne de huzur kalır. Arkadaşları defalarca uyarmamıza rağmen, olmayınca işlerine son vermek zorunda kaldık. Bu çıkarttıklarımız arkadaşlar da benim partilim. Ben adalete bakıyorum.

‘BU İŞİN DİKİŞ TUTACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM’

Ben artık bu dikişin tutmayacağını inanıyorum. Bu arkadaşlar büyük ihtimalle mahkemeye gidecekler ve işe iade edilecekler ama o noktada da son karar bize ait olacak. Biz tazminatlarını vereceğiz, göndereceğiz. Artık bu saatten sonra bu işin dikiş tutacağını düşünmüyorum. Art niyetli olsaydık disiplinsizlikten tutanak tutardık ve tazminatsız çıkışlarını verirdik.”

Işıklar, bayan çalışanın da disiplinsizlik nedeniyle çıkartıldığını söyledi.

‘KİMSEYİ İŞTEN ÇIKARTMAYACAĞIZ’

Başkan Işıklar, gazetecilerin ‘Başka işçi çıkartılacak mı?’ sorusuna ise, “Hayır. Birisi kusur işlemediği sürece kimseyi işten çıkartmayacağız” şeklinde yanıt verdi.

8 ŞEHİT İÇİN BAŞSAĞLIĞI

Konuyla ilgili bilgilendirmenin ardından Işıklar, Siirt’in Şirvan ile Pervari ilçeleri arasında PKK’lı teröristler karayoluna tuzakladıkları bombayı askeri aracın geçişi sırasında uzaktan kumanda ile patlatması sonunu şehit olan 8 askere rahmet, ailelerine de başsağlığı diledi.

Basın toplantısı soru-cevabın ardından son buldu.