“Gelmiyor, görünmüyor. Vatandaşlar Kaynarca’yı istiyor” diye eleştirdiğim AK Parti Milletvekili Tülay Kaynarca ile telefonda görüştük. 5’inci sıradan yeniden Meclis’e girecek ve milletvekili görevini sürdürecek. Hayırlı olsun dileklerimi telefonda ilettim ve Silivri’de konuşulanları sözlü olarak ifade ettim. Kısmen katıldı, kısmen itiraz etti. “Benim milletvekili olarak yaptıklarımı görmüyorsunuz. Görmüyorsanız araştırmıyor musunuz? 13 ilçeden sorumlu milletvekiliyim, sadece Silivri’de görünmek mi görevimi yaptığımı gösteriyor?” şeklinde cevaplar verdi. Genel algının bu yönde olduğunu söyledim. “Eğer böyle bir algı oluştuysa, teşkilat anlatamamış demek ki” diye ekledi.
Sayın Kaynarca, Meclis’te birçok komisyonda görev aldığını, yurtdışı görevlendirmelere gittiğini, neredeyse haftanın 4 gününü Ankara’da yani Meclis’te geçirdiğini belirti. Feyzullah Kıyıklı’nın Silivri’den sorumlu olduğunu hatırlattı. AK Parti Genel Merkezi’nde birçok vazife yüklendiğini aktardı. Uzun süren konuşmalardan sonra söylemeliyim ki, açıklamaları beni ikna etti. Empati kurdum ve hak verdim. Lakin duygusal yanımız yine ağır basıyor. Biz, bizden olanı ve bizim seçtiğimizi yine de görmek istiyoruz demek ki…
BOZOĞLU VE AK PARTİ
AK Parti Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu, 8 Nisan’da ilçe başkanı seçildi. Sadece ve sadece 10 gün sonra “erken seçim” kararı alındı. Kongre gününü baz alırsak, ortalama 2 buçuk ay sonra seçim yaşayacak bir ilçe başkanı ve yönetimi görüyoruz. Ana kademe teşkilatın yüzde 90’ı değişmiş, aralarında, ömründe hiç siyasi görev almamış ekip arkadaşlarıyla birlikte kazanmaktan başka seçeneği olmayan bir ilçe başkanı düşünün…
Erken seçim, Bozoğlu ve yönetimi için belki bir dezavantaj, ama iyi bir sınav ve de iyi bir prova olacak. Çünkü 2019’a gidilen yolda teşkilatın, sandıkların ve üyelerin tümüne hakim bir ilçe yönetimi ortaya çıkacak. Nasıl ki kongre günü 50 delege Bozoğlu başkanlığındaki listeye çarpı işareti attıysa, yani protesto ettiyse, 24 Haziran seçimlerinden başarısızlıkla çıkılması için içten içe hain duygular besleyenler olabilir. Nefis böyle bir şey! Aynı zamanda siyasetin doğası ve cilvesi. Tüm sinsi odaklara rağmen, 27.dönem milletvekili adayları içerisinde vatandaşın antipati duyabileceği isimlere rağmen, Bozoğlu ve teşkilatı sınavı geçecek gibi gözüküyor. Çünkü kısa sürede adaptasyon sağlanıp, seçim çalışmaları güzel fotoğraflarla dolu. “Evlere konuk oluyor” haberi gelince, “Acaba üyesine mi gitti, yöneticisine mi gitti” diye akıldan geçti. Önceden öyle görüyorduk ya, o yüzden. Oysa kendi partililerinin yanı sıra, hiç üye olmamış belki de oy vermemiş vatandaşlara konuk olmak cesaret ve samimiyet ister. Genel Merkez’e “Bakın çalışıyoruz” demek ayrı şey, Recep Tayyip Erdoğan ve davasına inanıp gayret etmek ayrı şey. İzliyorum…
CHP’YE HAKKINI VERELİM
CHP’yi de izlemiyor değilim. Suna Göçengil elinden geleni yapıyor. Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin, belediye başkanı Özcan Işıklar’ın dünürü olmasından kaynaklanıyor sanırım, CHP iyi tempo tuttu. CHP oy kaybederse, dünür bey Işıklar’a serzenişte bulunur mu acaba? “Yahu dünür, Silivri’nin hali ne, hiç mi çalışmadınız?” gibi sorularla veya tepkilerle karşılaşmamak için, belediye başkanı ve CHP kadroları harıl harıl çalışıyor. Azar işitmenin korkusu mu, cumhurbaşkanı seçilecek inancı mı, hangi açıdan bakarsak bakalım, çalışan bir CHP var…
YORUMLAR