Referandum'a kaldı iki gün. Pazar günü akşamı sandıktan çıkacak olan sonuç Türkiye siyasetinin dönüm noktası niteliğinde. "Evet" de çıksa, "Hayır" da çıksa, siyasette radikal bir değişikliğin habercisi.
Siyasi parti genel başkanlarının konumu tekrardan tartışmaya açılacak. İdeoloji, ülkü, dava kavramları gündeme gelecek; cumhuriyetçilik, milliyetçilik ve ümmetçilik üzerine yeni söylemler duyacağız.
Kendimizi buna hazırlayalım.
***
Seçimin son haftasında, özellikle iki soru ile çok karşılaşıyorum. Birincisi, aklı bulanık olan okurlarım 'Sen bilirsin Evet mi diyelim Hayır mı?' sorusu yöneltiyor. İkincisi, 'Evet mi çıkacak Hayır mı?' merakı.
Sevgili okurlar, vebalden korkuyorum. Vatandaşın "rey" kararı da bir vebaldir. Bu açıdan herkesin düşüncesi, fikri, inancı kendinedir. Ne benim dememle olur ne de başkasının demesiyle. Elbette birileri anlatacak, elbette birileri bir şeyler söyleyecek, ikan etmeye çalışacak. Ama vatandaş, tartacak değerlendirecek ve ona göre bir seçenekte bulunacak.
Siyasi tercihler yapılırken seçmen kendini rahat hissedebilir. Anayasa değişikliği veya Evet-Hayır gibi iki seçenekli tercihlerde kafalar karışabiliyor. Önümüze sürülen, getirilen her ne ise anlamakta güçlük çekiyor olabiliriz. Evet'i anlatanlar kendilerince haklı ve doğru, Hayır'ı anlatanlar kendilerince doğru ve haklı. Doğru bir ise, hangisine itikat edeceğiz? Gel de şaşırma...
Kimse Evet-Hayır demeden, daha Meclis görüşmelerinde yeni sisteme karşı görüşlerimi paylaştım.
Süreç içerisinde yeni sistemin neler getirdiğini, neler götürdüğünü anlamaya çalıştım. Birçok soru
işareti giderildi ve karar günü geldi.
***
Bu satırlardan, kimseye Evet ya da Hayır demesi konusunda telkinde bulunmak istemiyorum. Durum ciddi, ülkemizdeki sorunların çözümü elzem. Bu ülkede yaşayan herkesin, bu ülke için bir şeyler söylemeye hakkı var. Bu ülkenin havasını soluyan, ekmeğini yiyen, suyundan içen herkesin bu ülke için bir şeyler yapmaya mecburiyeti var. İşte o haktan, işte o mecburiyetten bir tanesini daha pazar günü gösterecek. Sandıktan çıkan her ne olursa olsun, 'Bi dakka' diyecek ve bu büyük millet, kendi değerlerinin, kendi inancının karşılığını verecek.
***
Bu ülkede mutlu yaşamak.. bu ülkede huzurlu olmak herkesin istediği şey.
Akıl ve mantık, vicdan ve gönül... İkisinin de en zor sınavı. Vicdanının senini dinlemeyenler aklına, aklına soramayanlar vicdanına danışacak. Nitekim yine biz kazanacağız; yine Türkiye kazanacak...
Tarih ve kitaplar "gerçeklerin" aynasıdır. İlla görmemize yaşamamıza gerek yok. Yüzyıllar öncesinden on yıllar öncesine geçmişi bilerek oy kullanalım. Yıllar öncesinden birkaç yıl öncesini görerek oy kullanalım. İşte o zaman hakikat sandıktan çıkacaktır.
YORUMLAR